Konu 260: HZ. MUHAMMED’İN HOCASI NEVFEL KİMDİR? EŞİ HATİCE KİMDİR?

 

Varaka b. Nevfel 6. yy.ın ilk yarısında doğdu ve ∼615’te öldü: Hatice’nin amcasının oğlu olup Mekke’nin en meşhur haniflerindendir. Tek bir tanrıya inanıyordu. Tevrat ve İncil’i okumuş birisiydi. Daha peygamber değilken Muhammed gaipten sesler duyduğunu söylemek ve bunun ne anlama geldiğini sormak için Hatice ile beraber Varaka’nın yanına gitti[146] (veya Hatice onu Varaka’ya götürdü[147]), Varaka da ona kendisine gelen meleğin Musa’ya gelen Namus (Cebrail veya Tevrat) olduğunu ve kendisinin Yahudi ve Hıristiyanlarca beklenen son peygamber olduğunu ve de kavmi bunu duyduğunda dışlayacağını (Mekkeliler’in bunu duyması halinde Muhammed’i dışlayacağını) ama kendisine yardım edeceğini söyledi. Varaka ve arkadaşları (Ubeydullah, Osman ve Zeyd) yaşadıkları Mekke’deki pagan inançlarını benimsemediklerinden dolayı “yeni bir din” arayışına girip Suriye’ye gittiklerinde Varaka Hıristiyanlık’ta karar kıldı. Yanı sıra Varaka, Zeyd’in karar kıldığı İbrahim’in dinine de inanıyordu. Varaka okuma yazma biliyordu, Yahudilik ve Hıristiyanlık kültürünü ve ilmini bilip Tevrat ve İncil’i okumuştu, İncil’i Arapça ve İbranice’ye çevirmiştir, hatta İncil’in farklı bazı nüshaları da kendisinde bulunuyordu. Arap bir bilgin olup kendisine Mekke’deki Hıristiyanlar’ın lideri de denilmiş olsa da Mekke’de Hıristiyan faaliyetlerine girişmemiştir. Daha peygamber olmadan önce (610’dan önce) Muhammed’in Varaka’yla olan sohbetlerinde Varaka Muhammed’e din tarihi hakkında birçok şey öğretmiştir. Muhammed Varaka’nın kuzeni Hatice ile evlenme konusunda Varaka ile görüşüp istişare etmiştir. Muhammed Şam’da iken Varaka’nın ismini ve sözlerini rahip Bahira’dan da duymuştur.[146]

Sülalesinin çoğu Hıristiyan olup bağımsız bir din düşünürü, bilge ve alim bir Arap olan Varaka İslam öncesinde bir hanif olan Muhammed’i dini, fikri ve kültürel açıdan etkilemiştir. Ona, okuduğu Eski ve Yeni Ahit’i öğretmiştir. Muhammed’in hocası olup ona bazı hakikatleri ilham yoluyla aktarıp onu yetiştirmiştir: Bunu yaparken de Arapça’ya çevirdiği -veya Yeni Ahit’in bazı bölümlerini çevirdiği- İncil’den de faydalanıp Cahiliye Arapları’na bir tanrı, bir peygamber ve dinleri okuyabilecekleri yeni bir kitap vermek istemiştir. Ayrıca o dönemde Mekke’de Tevrat’ı okuyup bilen Cebr, Yesar, Aiş, Kays, Addas vs. adlarında Yahudi-Hıristiyan (Ebionit) kökenli köleler de bulunmaktaydı. Varaka’nın Arapça’ya çevrilmiş -veya çevirdiği- Kitab-ı Mukaddes’teki -veya bunun tamamen çevrilmeyip çevril(ebil)miş bir kısmındaki- bilgileri Muhammed’e okuması ve Varaka’nın fikirleri sonucunda ve/veya Arap Yarımadası’ndaki Hanifler ile Yahudi-Hıristiyanlar’ın ve Rahip Bahira’nın etkisiyle İslam’ın vahiy olmaksızın şekillenip oluşturulduğunu savunanlar da vardır. 610’dan önce birbirinden farklı bazı Hıristiyan mezheplerinin Mekke’ye de geldiği bilinmektedir.  İslami kaynaklarda Varaka’ya ait bilgilerin fazla olmayışını Haniflik’le alakalı sözlü ve yazılı literatürün çoğunun İslam’ın oluşmasıyla birlikte yok edilmesiyle birlikte Varaka’ya da ait olan bilgilerin çoğunun silinip gitmesine bağlayanlar da -bunu savunanlar da- mevcuttur. Varaka gençliğinde putlara tapmayı ve onlara kurban kesmeyi reddedip -Tevrat’tan önceki eski inançlardan çoğunu ve onların metinleri de dahil olmak üzere- dinleri araştırdı ve okudu sonrasında tanrının birliği inancına vardı. Birçok dini alimi dinlemiştir. İbranice okuyup yazabildiğinden Kitab-ı Mukaddes’i -veya bazı kısımlarını- İbrani harflerle Arapça’ya çevirmiştir. Ayrıca İbranice olarak İncil’den bazı bölümleri de yazmıştır. Mekke’de bu dönemlerde kayda değer bir Yahudi ve Hıristiyan topluluğu bulunmuyordu fakat Yahudi-Hıristiyanlar veya Ebionitler de denilen, Yahudilik ve Hıristiyanlık içinde muhalif/aykırı düşüncelerinden dolayı dışlanmış bir grup olan -öyle ki onlar daha sonrasında İsa ve Hıristiyanlık hakkında Kur’an’da da yazacak olan görüşleri savunan- bu en eski Hıristiyan mezhebi ile resmi Hıristiyanlar 1. yy.dan beri yanı sıra Yahudiler’in de milattan önceden beri Arap Yarımadası’nda kayda değer bir şekilde bulunduğu biliniyordu: İşte Varaka da bildiklerini gerek bunlardan gerekse Şam’dayken “aslı bozulmamış ve tahrif edilmemiş İsa’nın dini”ne inanan rahiplerden ve farklı yorumlamalara sahip Yahudi hahamlarından öğrenmiştir: Bunların hepsine Varaka’nın hocaları diyebiliriz.[147] Varaka’nın yazıp günümüze derlendiği din ve ahlak konularını içeren birçok şiiri bulunmaktadır.[146]

Bir önceki paragraftaki bilgilerle bağlantı olan görüşüme göre Varaka Mekke’den Suriye’ye giderken -ki Kudüs’e de uğramış olmalı- Sümer-Babil ve saireden gelen eski inançları ve bunların bağlantılarını ve/veya Yahudilik ve Hıristiyanlık’taki doğru bilinen yalanları ve bu inançlardaki “açık”ları öğrenip yeni bir dinin -dolayısıyla İslam’ın- doğmasını tetikleyenler arasında mıdır acaba? Çünkü Muhammed ile yaptığı konuşmaların tamamını hiç kimse bilmiyor! Ama şu an belki de ütopyamsı olarak görülebilecek veya çok uzak gelecekte olabilecek olan, dünyadan uzaya geçmişten çıkıp ve halen uzayda ilerleyen ışık, ses vb. dalgaların yansıma yoluyla tekrar dünyaya gelmesi sonucu veya bunları tespit edip dünyaya yansıtabilecek bir gök cismi, gezegen vs. ile tekrar dünyaya yönlendirilmesi sonucu ve/veya ışık hızını aşıp -ya da solucan, kara delik vs. ile zamanı büküp- bunlara ulaşıp birleştiği diğer frekanslardan ayırıp elde edeceğimiz bu görüntü ve ses kayıtları neticesinde bunun gibi belki de tüm dünya tarihini bir film gibi izleyebiliriz: Neden olmasın!

Hatice 556 yılında Mekke’de doğdu. Babası Kureyş’te sözü geçen ve ileri gelenlerden olup çok zengindi. Muhammed’den önce yaptığı iki evlilikten 3 çocuğu olmuştur. Hatice soylu ve zengin olup ticaretle uğraşıyordu yanı sıra seçtikleriyle de ortaklaşa ticaret yapmaktaydı. Bu seçtikleri arasında Muhammed de vardı ve yanına Meysere adlı bir köle de vererek Muhammed’i Şam’a ticaret yapması için tüccar olarak gönderdi. Döndüklerinde Meysere’nin Muhammed’in iyi bir tacir/tüccar olduğunu Hatice’ye söylemesi ve Hatice’nin arkadaşı Nefise’nin aracılık etmesiyle ve ayrıca ikinci kocasının daha önceden ölmesi ile kendisinin bekar olması gibi sebeplerden ötürü yaşı 25 olan Muhammed’le yaşı 35-40 civarı olan Hatice evlenme kararı aldılar ve 7 tane de çocukları oldu. Hatice ilk etapta Muhammed’e birçok para yardımı yaptı, Muhammed Varaka’dan aldığı bilgilerle 610’da peygamberliğini ilan ettiğinde ve sonrasında Hatice bunu destekledi ve servetini onun uğrunda harcadı. Hatice Muhammed’e ilk inanan kişidir. Hatice 620’de öldü.[148] Sadece 35 yaşında iken Kabe’nin yeniden inşa edildiği sırada hacerülesvedi yerine koyma gibi küçük bir görevin kendisine verilmesi dışında 25 yaşından 40 yaşına kadarki hayatında Muhammed hakkında kaynaklarda hiçbir bilgi bulunmaması ilginçtir.[149] Görüşüme göre Varaka’dan sonra Muhammed de Şam’dayken ve Mekke-Şam arasındayken buradaki inançları ve kültürleri gerek isteyerek gerekse istemeyerek dolaylı veya doğrudan öğrenme ve analiz etme imkanını bulmuş olmalıdır.

___________________
[146] Bünyamin Erul, “Varaka b. Nevfel”, TDV İslâm Ansiklopedisi (DİA), TDV İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM), 2012, <http://www.islamansiklopedisi.info/dia/pdf/c42/c420355.pdf> Erişim: Mart 2017, Cilt: 42, s. 517, 518. ss. 517, 518.
[147] Özcan Hıdır, “İlk Vahyin Gelişi Hadisi Bağlamında Varaka b. Nevfel’in Hz. Peygamber’e Dini-Kültürel Etkisine Dair İddiaların Değerlendirilmesi”, Marife Dini Araştırmalar Dergisi, Yıl: 4, Sayı: 2, Güz 2004, <http://dergipark.gov.tr/download/article-file/494024> Erişim: 19 Temmuz 2018, s. 27-34, 36. ss. 27-37.
[148] M. Yaşar Kandemir, “Hatice”, TDV İslâm Ansiklopedisi (DİA), TDV İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM), 1997, <http://www.islamansiklopedisi.info/dia/pdf/c16/c160268.pdf> Erişim: 20 Temmuz 2018, Cilt: 16, s. 465, 466. ss. 465, 466.
[149] Fayda, age., s. 410.